Mesleki eğitimin önemini "Türkiye'de işsizlik değil mesleksizlik var" sözü ile yıllardır dile getirmeye çalışıyorum. Ankara; Ulus Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi gibi değerlerini kaybederse sadece geçmişini değil, karakterini de kaybeder...
Korumak ve yaşatmak bazen zor geliyor insanoğluna… Hele ki geçmişin ağırlığıyla geleceğin telaşı arasında kalınca. Oysa dünyanın en önemli geçmişine sahip toprakları olan Anadolu’da yok yok. Tarih, kültür, emek, gelenek... Ama biz her şeyin yeni olmasını istiyoruz. Her şey hızla değişsin, dönüşsün, yenilensin istiyoruz. Sonra bir bakıyoruz; değerlerini yıkan kentlerde yaşayanlar, ziyaret ettikleri şehirlerde –değerlerine sahip çıkan ülkelerde– düzeni, sadeliği, köklü tarihi yapıları hayranlıkla izliyor, iç geçiriyor...
Ankara Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (ANKESOB) Başkanı Hüseyin Ar’ın yaptığı açıklama kamuoyuna haber bülteni olarak servis edilince, Başkent’te çok önemli bir gelişmeden haberdar olduk. Sayın Ar, Ankara Kent Konseyi (AKK) toplantılarına benim gibi erkenden katılır; bolca sohbet konusu çıkar ve kentin meselelerine duyarlılığıyla da bilinir. Kendisini hem Ankara sporu hem de Ankara esnafı için değerli bir temsilcidir.
"Türkiye'de işsizlik değil mesleksizlik var" demeye devam...
Ancak Başkan Ar’ın bu seferki açıklaması, yıllardır savunmaya çalıştığımız mesleki eğitimin temellerini sarsan, “Türkiye’de işsizlik değil mesleksizlik var” söylemimizi adeta tarumar eden bir gelişmeydi:
Ulus Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi kademeli olarak kapatılacakmış!
Bir kentin hafızası yalnızca binalarında, caddelerinde, sokaklarında değil; insan yetiştiren, kültür aktaran kurumlarında yaşar. Eğitim kurumları bu hafızanın en canlı taşıyıcılarıdır. Hele ki bir okul, 120 yıllık bir geçmişe sahipse… Onu sıradan bir yapı gibi görmek; sadece bugüne değil, geçmişe ve geleceğe de ihanet olur.
Başkent Ankara’nın tam kalbinde yer alan, 1905 yılında “Mekteb-i Sanayi” adıyla kurulan Ulus Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, yalnızca bir meslek lisesi değildir. O, bu ülkenin üretim kültürünü beslemiş, binlerce esnaf ve sanatkar yetiştirmiş, bir asrı aşkın süredir hem Ankara’nın hem Türkiye’nin gelişiminde hayati rol oynamış bir eğitim çınarıdır. Bugün bu okulun "fiziki yetersizlik" bahanesiyle kapatılması gündemdeyse, mesele yalnızca mekân değil, vizyon meselesidir. Zira bir kent, değerlerine ne kadar sahip çıkarsa o kadar güçlüdür.
Sadece bir bina boşaltılmayacak!
Ulus MTAL sadece öğrencilerine değil, çevresindeki elektrik, elektronik ve teknik iş kollarına da can veren bir merkezdir. Bu okulun varlığı, Ulus’un mesleki ve teknik karakterini şekillendiren temel taşlardan biridir. Okulun kapanması yalnızca bir binanın boşaltılması değil; esnafla okul, teoriyle pratik, tarih ile gelecek arasındaki bağın koparılması anlamına gelir.
ANKESOB Başkanı Hüseyin Ar’ın da belirttiği gibi bu okul, atölyeleriyle, öğretmen kadrosuyla ve sektörle kurduğu işbirlikleriyle bir eğitim kurumundan çok daha fazlasıdır. Ülkemizin üretkenliğine doğrudan katkı sunan, iş dünyasının nabzını tutan bir yapıdır. Bu mirası göz ardı etmek, sadece geçmişe saygısızlık değil, geleceği de görmezden gelmektir.
Unutmayalım; kentler, tarihleriyle, hafızalarıyla yaşar. Eğer bir kent, kendisini var eden değerleri sessizce kaybederse, sadece geçmişini değil, karakterini de kaybeder. Ulus MTAL’nin kapatılması, Ankara’nın merkezinden tarihi bir damarın çekilmesi anlamına gelir. Oysa bizler, tarihiyle gurur duyan, değerlerine sahip çıkan bir başkentte yaşamak istiyoruz. Bu okulun yaşaması sadece mezunları için değil, bu kentin ve bu ülkenin ortak belleği için elzemdir.
Kaybetmek en kolayı...
Bugün bu kararı almayı düşünenler belki sadece bir binaya bakıyor olabilir. Oysa o binanın içinde 120 yıllık bir birikim, bir ideal, bir kültür yatıyor. Ve bu kültürü korumak hepimizin görevi. Çünkü değerler kolay inşa edilmez; ama sessizlik içinde çok kolay kaybedilir.
Ulus Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi bir eğitim kurumundan fazlasıdır. O, Ankara’nın değeridir.
Buradan, Ankara Valisi Vasip Şahin’e, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’a, Ankara Sanayi Odası Başkanı Seyit Ardıç’a, Ankara Ticaret Odası Başkanı Gürsel Baran’a ve Ankara Kent Konseyi Başkanı Halil İbrahim Yılmaz’a çağrıda bulunmak isterim:
Bu değer hepimizin. Ulus MTAL, Ankara’nın belleğidir. Bu belleğin korunması için atılacak her adım, geleceğe bırakacağımız en kıymetli miras olacaktır.
