Zaman herkes için aynı hızla akıyor ve yaş almak her bireyin kaçamayacağı bir gerçek olarak karşımıza çıkıyor. Ancak yaşlanmak sadece saçlarımızın beyazlaması ya da enerjimizin azalmasıyla sınırlı değil.
Alt Dişler kayabiliyor
Yaşlandıkça alt çenede dişlerin hizasında kaymalar gözlemlenebiliyor. Diş kayıpları, diş eti hastalıkları veya diş sıkma gibi sorunlar, dişlerin zamanla pozisyon değiştirmesine neden olabiliyor. Her bireyde görülmese de bu durum çiğneme fonksiyonundan estetiğe kadar birçok alanda etkili olabiliyor. Diş hekimlerine göre bu tür değişikliklerin erken fark edilmesi, ileride yaşanabilecek daha büyük sorunların önüne geçebilir.
Sesiniz sizi yaşınızla tanıştırabilir
UT Southwestern Tıp Merkezi’nden Dr. Ted Mau’ya göre, yaşlandıkça ses tellerinde de değişim yaşanıyor. Ses tellerini oluşturan kaslar inceliyor, ses tonu zayıflıyor. Bu durum erkeklerde sesin daha tizleşmesine, kadınlarda ise sesin kalınlaşmasına neden olabiliyor. Hormonal değişiklikler de bu dönüşümde büyük rol oynuyor.
Boy kısalması kaçınılmaz olabilir
Cleveland Clinic'ten Dr. Ardeshir Hashmi, 40 yaş sonrası başlayan boy kısalmasının, yaşlılıkla birlikte kaçınılmaz hale geldiğini belirtiyor. 70 yaşına gelen erkekler ortalama 1 cm, kadınlar ise 2 cm kısalıyor. 80 yaş sonrası ise bu kayıp 2 ila 3 cm’ye kadar çıkabiliyor. Omurgada kemik kaybı, kasların zayıflaması ve ayak kemerlerinin düzleşmesi gibi etkenler boy kaybının başlıca nedenleri arasında yer alıyor. Ancak düzenli egzersiz ve dengeli beslenme ile bu süreç yavaşlatılabiliyor.
Migrenin azalması bir teselli
Kadınların daha sık yaşadığı migren, yaş ilerledikçe şaşırtıcı bir şekilde hafifleyebiliyor. Penn Medicine’dan Nörolog Dr. Seniha Nur Özüdoğru, özellikle menopoz sonrası migren ataklarının sıklığı ve şiddetinde belirgin bir azalma gözlendiğini ifade ediyor. Bazı kadınlar ise baş ağrısı yaşamadan, yalnızca migrene eşlik eden mide bulantısı gibi semptomları deneyimleyebiliyor.